🕌 Namaz Vakitleri
Konum alınıyor...

Hz. Üzeyir Peygamber

📜 Hadis-i Şerif

أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ سُلَيْمَانَ الرَّهَاوِيُّ، قَالَ حَدَّثَنَا حُسَيْنٌ، عَنْ زَائِدَةَ، عَنْ عَطَاءٍ، عَنْ سَالِمٍ أَبِي عَبْدِ اللَّهِ، عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَمْرٍو، قَالَ أَلاَ أُصَلِّي لَكُمْ كَمَا رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّي فَقُلْنَا بَلَى ‏.‏ فَقَامَ فَلَمَّا رَكَعَ وَضَعَ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ وَجَعَلَ أَصَابِعَهُ مِنْ وَرَاءِ رُكْبَتَيْهِ وَجَافَى إِبْطَيْهِ حَتَّى اسْتَقَرَّ كُلُّ شَىْءٍ مِنْهُ ثُمَّ رَفَعَ رَأْسَهُ فَقَامَ حَتَّى اسْتَوَى كُلُّ شَىْءٍ مِنْهُ ثُمَّ سَجَدَ فَجَافَى إِبْطَيْهِ حَتَّى اسْتَقَرَّ كُلُّ شَىْءٍ مِنْهُ ثُمَّ قَعَدَ حَتَّى اسْتَقَرَّ كُلُّ شَىْءٍ مِنْهُ ثُمَّ سَجَدَ حَتَّى اسْتَقَرَّ كُلُّ شَىْءٍ مِنْهُ ثُمَّ صَنَعَ كَذَلِكَ أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ ثُمَّ قَالَ هَكَذَا رَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّي وَهَكَذَا كَانَ يُصَلِّي بِنَا ‏.‏
Sünen-i Nesai • Sunan an Nasai • No: 1037

İsa Aleyhisselâm'ın Hazret-i Uzeyr'i Diriltmesi

Uzeyr Aleyhisselâm'dan asırlar sonra, İsa Aleyhisselâm peygamber olarak gönderildi. İsa Aleyhisselâmın büyük mü'cizelerinden biri de onun Allâhın izniyle ölüleri diriltmesiydi. Yahudîler, İsa Aleyhisselâm'ın ölüleri diriltmesini bir türlü kabullenmediler. -"Bu bir oyundur," dediler. İsa Aleyhisselâm'a geldiler, -"Sen ölüleri mi diriltiyorsun?" diye sordular. İsa Aleyhisselâm: -"Allâh'ın izniyle ölüleri diriltiyorum." Yahudîler: -"Ey İsa! Sen yakında vefat edenleri diriltiyorsun. Mümkündür ki bu dirilttiklerin belki kalp sektesinden ölmüşlerdir… Onlar, kalp krizini atlattıktan sonra tekrâr kendilerine geliyorlardır. Sende ben ölüleri diriltiyorum, diye geçiniyorsun!" İsa Aleyhisselâm, sordu: -"Ne istiyorsunuz?" Yahudîler: -"Senden çok önceleri ölmüş bir kişiyi diriltmeni istiyoruz." İsa Aleyhisselâm, sordu: -"Meselâ kimi?" Yahudîler, derin derin düşündüler. İçlerinden biri: -"Uzeyir Aleyhisselâm'ı diriltmeni istiyoruz," dedi. Uzeyr Aleyhisselâm'ın mezarına gittiler. Yahudîler, büyükçe bir ateş yaktılar. Alevleri göklere yükseliyordu. Orada toplanan halkın gözünün önünde İsa Aleyhisselâm'a seslendiler: -"Ey İsa! Eğer, Uzeyir Aleyhisselâm'ı diriltemezsen, seni bu ateşte yakarız," dediler. Yahudîler, Uzeyr Aleyhisselâm'ın mezarını kazdılar. Taştan olan mezarın taputunun kapağını kaldıramadılar. Gelip, hadise'yi İsa Aleyhisselâm'a anlattılar: -"Ey İsa! Biz Uzeyr Aleyhisselâm'ın kabrinin taşını kaldıramıyoruz. Bize yardım et," dediler. İsa Aleyhisselâm: -"Bana bir kâse su getir,"dedi Yahudîler, İsa Aleyhisselâm'a bir bardak su getirdiler. İsa Aleyhisselâm, o suya okudu. Okuduğu suyu Yahudîler verdi: -"Bunu tabuta saçın," dedi. Yahudîler, o suyu götürüp, Uzeyr Aleyhisselâm'ın mübârek tabutuna saçtılar. Tabutunun kapağı açıldı. Uzeyr Aleyhisselâm'ın mübârek cesedi olduğu gibi duruyordu. Çünkü peygamberler çürümez. Toprak, peygamberlerin mübârek vücutlarını yemez. Onlara haramdır. İsa Aleyhisselâm, çanaktaki sudan biraz Uzeyr Aleyhisselâm'ın üzerine serpti. Bütün Yahudîler toplanmışlardı. Âlimleri oradaydı. Câhilleri oradaydı. Zâlimleri oradaydı. Avâmları oradaydı. Kadın- erkek bütün Yahudîler toplanmışlardı. Yahudîler, işlerini güçlerini bırakmışlardı. Hep oraya toplanmışlardı. Her kes Uzeyr Aleyhisselâm'ı merak ediyordu. İsa Aleyhisselâm'ın onu nasıl dirilteceğini merak ediyorlardı. Yahudîler, meraklı bir gözle, şaşkın şaşkın İsa Aleyhisselâm'a bakıyorlardı. İsa Aleyhisselâm, Uzeyr Aleyhisselâm'ın mübârek yüzüne bakıyordu. Yahudîler, yaktıkları ateşin için hâ bire odun atıyorlardı. Meşe odunları yandıkça alevleri göklere doğru yükseliyordu. Yahudî'nin biri seslendi. -"Ey İsa! Bu ateşi görüyor musun?" İsa Aleyhisselâm, yüzün, Hazret-i Uzeyr'den ayırtmadı. Dönüp ateş bakmadı -"Evet!" dedi. Yahudî böbürlenerek: -"Eğer Uzeyr Aleyhisselâm'ı diriltemezsen seni bu ateşte yarız. Bizden af dileme. Bunu sen istedin. Seni bu gün asla bağışlamayız." Yahudîler, bir ağızdan bağırdılar. -"Bizden merhamet dileme. Eğer Uzeyr Aleyhisselâm'ı diriltemezsen seni bu ateşte yakarız." İsa Aleyhisselâm: -"Merhametsiz olduğunuzu biliyorum. Daha önce birçok peygamber ve Sâlih insanı öldürdünüz… Eğer Uzeyr Aleyhisselâm'ı Allâh'ın izniyle diriltirsem iman'a gelir misiniz?" Hepsi bir ağızdan bağırdılar: -"Evet, Allâh'ın varlığını, birliğini ve senin O'nun kulu ve peygamberi olduğunu tasdik ederiz." İsa Aleyhisselâm, Uzeyr Aleyhisselâm'a seslendi:
-"Ey Uzeyr! Allâh'ın izniyle diril," Yahudîlerin şaşkın bakışları içerisinde Uzeyr Aleyhisselâm, dirildi. Kalktı, oturdu. İsa Aleyhisselâm'a selâm verdi. İki yüce insan konuştular. Yahudîler, yine iman etmediler. Uzeyr Aleyhisselâm'a sordular: -"Ey Uzeyr, bu kişi (İsa Aleyhisselâm) hakkında ne dersin?" Uzeyr Aleyhisselâm: -"Ben şehâdet ederim ki, İsa Aleyhisselâm, Allâh'ın kulu ve resûlüdür," dedi. Yahudîler, yine iman etmediler. -"Ey İsa! Sen, Uzeyr Aleyhisselâm'ı da büyüledin. Bu ne büyük bir sihir!" dediler. Sihirbâzlıkla itham ettikleri İsa Aleyhisselâm'a: -"Ey İsa! Müsaade et, Uzeyr Aleyhisselâm, aramızda yaşasın," dediler. Uzeyr Aleyhisselâm, Yahudîlerin, İsa Aleyhisselâm'a yaptıkları eziyeti görmek istemediği içinde olsa, yaşamak istemediğini bir an evvel, kabrine varmak istediğini belirtti. İsa Aleyhisselâm: -"Hayır, onu hemen kabrine iletin" buyurdu. Onu kabrine iletirken, Uzeyr Aleyhisselâm çoktan vefat etmişti. Bu mucizeyi gören, Yahudîler, daha da azdılar. Şımardılar. Fakir ve garibân insanların çoğu da imana geldi. UZEYR ALEYHİSSELÂMIN ZİYARETGÂHI Uzeyr aleyhisselam’ın ziyâretgâhı Adıyaman -Gerger’in Siver köyündeki mübârek yerdir. Uzeyr Aleyhisselam’ın türbesi, Mü’minlerin ziyâretgâhıdır. İnsanlar, O yüce zâtın huzurunda maneviyâtı teneffüs etmek ve ilâhî feyz’den istifâde etmeye çalışıyorlar.

📖 Kur'an'dan Bir Ayet

اَوْ كَالَّذ۪ي مَرَّ عَلٰى قَرْيَةٍ وَهِيَ خَاوِيَةٌ عَلٰى عُرُوشِهَاۚ قَالَ اَنّٰى يُحْي۪ هٰذِهِ اللّٰهُ بَعْدَ مَوْتِهَاۚ فَاَمَاتَهُ اللّٰهُ مِائَةَ عَامٍ ثُمَّ بَعَثَهُۜ قَالَ كَمْ لَبِثْتَۜ قَالَ لَبِثْتُ يَوْمًا اَوْ بَعْضَ يَوْمٍۜ قَالَ بَلْ لَبِثْتَ مِائَةَ عَامٍ فَانْظُرْ اِلٰى طَعَامِكَ وَشَرَابِكَ لَمْ يَتَسَنَّهْۚ وَانْظُرْ اِلٰى حِمَارِكَ وَلِنَجْعَلَكَ اٰيَةً لِلنَّاسِ وَانْظُرْ اِلَى الْعِظَامِ كَيْفَ نُنْشِزُهَا ثُمَّ نَكْسُوهَا لَحْمًاۜ فَلَمَّا تَبَيَّنَ لَهُۙ قَالَ اَعْلَمُ اَنَّ اللّٰهَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَد۪يرٌ
Yahut o kimse gibisini (görmedin mi) ki, bir şehre uğramıştı, altı üstüne gelmiş, ıpıssız yatıyordu. "Bunu bu ölümünden sonra Allah, nerden diriltecek?" dedi. Bunun üzerine Allah onu yüz sene öldürdü, sonra diriltti, "Ne kadar kaldın?" diye sordu. Oda: "Bir gün, yahut bir günden eksik kaldım." dedi. Allah buyurdu ki: "Hayır, yüz sene kaldın, öyle iken bak yiyeceğine, içeceğine henüz bozulmamış, hele eşeğine bak, hem bunlar, seni insanlara karşı kudretimizin bir işareti kılalım diyedir. Hele o kemiklere bak, onları nasıl birbirinin üzerine kaldırıyoruz? Sonra onlara nasıl et giydiriyoruz?" Böylece gerçek ona açıkça belli olunca: "Şimdi biliyorum ki, Allah her şeye kadirdir." dedi.
Bakara (2:259)

Ziyaretçi İstatistikleri

Toplam Ziyaretçi
559
Bugünkü Ziyaretçi
169
Şu An Çevrimiçi
15

📖 Ziyaretçi Defteri

Düşüncelerinizi ve duygularınızı bizimle paylaşın

M
Makam ziyaretimiz çok güzel geçti. Ailemle birlikte geldik ve hepimiz çok etkilendik. İnşallah tekrar geliriz.
E
Burası tam bir huzur yuvası. Her köşesi ayrı bir güzellik. Allah sizlerden razı olsun bu güzel hizmetten dolayı.
A
İlk defa ziyaret ettim ve çok etkilendim. Peygamber Efendimize olan sevgimizi burada daha çok hissettik. Teşekkür ederiz.
2 yanıt
×