Buhtunnasr gibi bir zâlimin gelip, Kudüs şehrini yerle bir etmesini, Tevratı yakmasını, İkiyüzbinden fazla kötü adam ile beraber kırk bin âlimi şehit etmesini, kötülerin uğradığı acı felâkete iyi insanlarında düçâr olmasını bir türlü anlayamıyordu.
Bunları öğrenmek istedi.
Kazâ ve kaderden ilk bahseden Uzeyr Aleyhisselâmdır.
Uzeyr Aleyhisselâm kazâ ve kader konusunu irdeleyen ve o konuda birçok suâl ve dualar eden Uzeyr Aleyhisselâm bir gün sordu:
-“Yâ Rabbi! Mü’minleri ve Peygamber oğlu kullarını belâlara düşürüp, onlara kâfirleri musallat etmendeki hikmet nedir?”
Cenab-ı Allâh;
-“Ey Uzeyr içlerinde niceleri bana isyan ettiklerindendir.”
-“Yâ Rabbi! Sen âdilsin, âsîlerin arasında günahsızlara niçin gazab ettin?
Cenab-ı Allâh cevap verdi:
-“Ey Uzeyr, filan yere git, cevabını alırsın.” Uzeyr Aleyhisselâm istenilen yere gitti. Hava sıcaktı. Bir ağacın gölgesinde yatıp uyudu. Bir kaç karınca Uzeyr Aleyhisselâmı şiddetle ısırdı.
Uzeyr Aleyhisselâm can acısıyla uyandı. Cübbesi karıncalarla doluydu.
Aldı cübbesini yere vurdu. Cübbesinin üzerindeki bütün karıncalar öldüler.
Cenab-ı Allâh vahy etti:
-“Ey Uzeyr seni ısıran bir karınca iken neden hepsine kızıp onları helak ettin?”
Uzeyr Aleyhisselâm, tevbe etti.
Cenab-ı Allâh şöyle buyurdu:
-“Ey Uzeyr suçsuzları, âsîlerle birlikte belâyâ mübtelâ edersem, aslında zulüm değildir. Onlara belâyâ karşılık o kadar ni’met ve rahmet veririm. Umûmî belâlar, kâfir ve isyânkârlar için azap; iman ehli için rahmettir.”
Umûmî Belâ
Bir yere umûmî belâ gelirse kötü insanlarla beraber iyi insanlarda belâyâ uğramasalar, iyi insanlar için iyi olmayabilir.
İyi insanlar, sapıtırlar.
Kendilerinden bir kerâmet olduğu fikrine kapılıp şeytanın oyuncağı olabilirler.
Onlara bir rahmet olması ve onların şehâdet mertebesine ermeleri için Cenab-ı Allâh umûmî belâlarda kötü insanlarla beraber iyi insanları da belâya uğratmaktadır.
Milletimizin, memleketimizin, İslâm âleminin ve bütün insanlığın sevgi, hoşgörü ve barış içerisinde yaşamları ve geleceğimizin aydınlık olması için, Cenab-ı Allâh’a dua etmeli, kazâ, belâ, görünür ve görünmez musîbetlerden emin olmak için, bol bol sadakalar vermeli, hayırlı kaderler için Yüce Mevlâ’yâ yalvarmalıyız.
Uzeyr Aleyhissâm Sordu
قال عزيرعليه السلام فيما يناجي ربه :
« يا رب ، تخلق خلقاً { تضل بها من تشاء وتهدي من تشاء} فقال له :
يا عزير ، أعرض عن هذا . فأعاد ، فقيل له :
لتعرضن عن هذا وإلا محوتك من النبوّة ، إني لا أسأل عما أفعل وهم يسألون » .
Uzeyr Aleyhisselâm, münâcâtlarının birinden Rabbine sordu:
-"Ya Rabbi! Sen bir takım mahlûkat yaratıyorsun! Ve onun sebebiyle dileyeni sapıtıyor ve dileyeni de hidâyete erdiriyorsun?" dedi. Bunun üzerine Allâhü Teâlâ hazretleri ona buyurdu:
-"Ey Uzeyr! Bundan yüz çevir!"
Uzeyr Aleyhisselâm daha sonra yine tekrar bunu sordu. Allâhü Teâlâ hazretleri buyurdu:
-"Elbette bundan yüz çevireceksin! Yoksa senin adını nübüvvet (peygamberlikten) silerim. Ben yaptığım işlerden sual olunmam! Onlar (mahlûkat) ise suale çekilirler…"